Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Şimşek, TÜİK tarafından açıklanan büyüme rakamlarına ilişkin aşağıdaki değerlendirmelerde bulundu:
''Tüm zorluklara rağmen (zayıf küresel büyüme, daralan küresel ticaret, sıkı finansal koşullar ve deprem) güçlü büyüme devam ediyor. Son 12 ayda yarım milyonun üzerinde istihdam sağladık. Bununla birlikte net ihracat büyümeyi 6,3 puan aşağı çekti. Bu durum, ekonomide yeniden dengelenme ihtiyacı için para politikasında normalleşmenin ve mali disiplinin zaruri olduğunu ortaya koyuyor. Zorlu koşullara rağmen 2023 yılında reel büyümenin yüzde 4’ün üzerinde olması bekleniyor. Yani küresel büyüme oranının yaklaşık 1,4 katı düzeyinde. Kısa vadede önceliğimiz makro-finansal istikrar ve daha dengeli büyüme.''
Ayrıca Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından kamuoyu ile aşağıdaki açıklama paylaşıldı.
TÜİK tarafından bugün açıklanan GSYH verilerine göre; Türkiye ekonomisi 2023 yılının ikinci çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre reel yüzde 3,8 büyürken, mevsimsel düzeltilmiş GSYH büyümesi bir önceki çeyreğe göre yüzde 3,5 olmuştur.
Sıkı küresel finansal koşullar ve geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,8 daralan küresel ticarete rağmen deprem felaketinin ekonomik etkilerini telafi etmeye çalıştığımız yılın ikinci çeyreğinde ekonomimiz güçlü büyüme performansına devam etmiştir.
Küresel aktivitedeki zayıflamayla reel ihracatta düşüş devam ederken; güçlü iç talebe bağlı olarak ithalat artışını sürdürmüştür. Böylece net dış talep büyümeyi sınırlandırmıştır. Öte yandan ekonominin üretken kapasitesinin artırılması açısından önem arz eden yatırım harcamaları yüzde 5,1 artmıştır.
Hedefimiz büyümenin güçlü olmasının yanı sıra, aynı zamanda dengeli, sürdürülebilir ve kapsayıcı olmasıdır.
İç ve dış talep dengesinin yeniden tesisi için tedbirler almaya ve uygulamaya devam ediyoruz. Kaynakların tüketimden çok; yatırım, istihdam, üretim ve ihracata aktarılmasını önceliklendiriyoruz. Bu tedbirler neticesinde ekonomimizin dış şoklara karşı kırılganlığını azaltmayı hedefliyoruz.
Şeffaf, tutarlı ve uluslararası normlara uygun politikalar sayesinde güvenin temin edilmesi ile öngörülebilirlik artırılacaktır. Öngörülebilirlik, sürdürülebilir büyümenin sağlanması için gereken yatırım ve istihdam artışında kritik önem taşımaktadır.
Uyguladığımız politikaların makro finansal istikrar üzerindeki olumlu etkilerini görmeye başladık. Bu etkilerin kalıcı olması ve istikrarın sağlanması için gereken adımları atmaya devam edeceğiz. Dengeli ve sürdürülebilir büyüme ile sağlanacak refah artışının toplumun tüm kesimleri tarafından adil paylaşılması önceliğimizdir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.